Ama Ehl-i Kitap'tan olmayan gayri-müslimler, bütün islami görüşlere göre her halükarda ebediyen cehennemde kalacaklar. Bu konuda çok fazla sayıda Kuran ayeti hiçbir şüphe bırakmamakta.
Budistler, Hindular, çok Tanrılı dinlerin mensupları, Şamanistler,... Veya hiçbir dine bağlı olmayan Ateistler, Agnostikler, Deistler, Panteistler,... Bunların hepsi öbür dünyada sonsuza kadar (!) cehennemde yanacak! Ne kadar temiz kalpli olursa olsunlar; insanlara, diğer canlılara ve doğaya ne kadar değerli hizmetlerde bulunmuş olursa olsunlar, isterlerse ömürleri boyunca kimseye en ufak bir zarar vermemiş olsunlar; eğer Islam dininden haberleri vardıysa ve Islam'ı öğrenmek imkanları bulunuyorduysa ve yine de müslüman olmadılar ise mutlak suretle sonsuza kadar, sadece ve sadece inanmadılar diye yanacaklar...
Günümüzde yaşayan bir Budist düşünün. Mesela hayatta elinden geldiği kadarıyla hep iyi şeyler yapmaya çalışmış, kimseye kasten zarar vermemiş, ömrünü dinine ve insanlara hizmet etmeye adamış lsun. Tabii ki, diğer bütün dinlerden olduğu gibi Islam'dan da haberdar olsun. Hatta bilgi-görgü sahibi olmak için Islam ve diğer dinleri de belli bir oranda araştırmış olsun. Fakat ömrü boyunca anne-babasından, nene-dedesinden, çevresinden, okulundan aldığı, çocukluğundan beri mutlak doğru olarak kabut ettiği Budizm dininin doğru olduğundan hiç şüphe etmemiş olsun. Tıpkı milyonlarca müslümanın Islam'dan hiç şüphe etmediği gibi. Ancak gerçekten de iyi kalpli, yardımsever, mütevazı, kimseye zulmetmeyen, mazlumlara destek olan biri olsun...
Işte Kuran diyor ki, "Bu Budist öbür dünyada sonsuza kadar cehennemde yanacak, böğrü ve sırtı ateşle dağlanacak, irinli sudan içirilecek, kafasına kaynar sular dökülecek, derisi yanacak yok olacak, her defasında vücuduna yeni bir deri örtülecek ve tekrar yakılacak. Bu sonsuza kadar sürecek; sadece inanmadı diye...
Herşeyi yoktan var eden, bu gayri-müslim insanları da yaratan, sonsuz rahmet sahibi bir Tanrı'nın böyle şeyler yapacağı hiç aklınıza sığıyor mu? Ama Kuran işte tam da bunları söylüyor:
Bakara 39: Küfre sapanlar ve ayetlerimize yalan diyenler ise, işte bunlar ateşin arkadaşlarıdır, onlar orada ebedi kalacaklardır.
Bakara 217: ... sizden her kim de dininden döner ve kafir olarak ölürse, bunların yaptığı bütün iyi işler dünya ve ahirette boşa gitmiştir ve artık onlar cehennemliktirler, hep orada sonsuza kadar kalacaklardır.
Nisa 56: Ayetlerimizi tanımayan kafirleri, onları kuşkusuz, yarın bir ateşe yaslayacağız. Derileri piştikçe azabı duysunlar diye kendilerine değiştirmek üzere başka deriler vereceğiz. Çünkü Allah, izzetinin sonu olmayan bir hikmet sahibidir.
Insan 4: Çünkü Biz, kafirler için zincirler tomruklar, bir de çılgın ateş hazırladık!
Fatir 36: Küfredenlere gelince, onlara cehennem ateşi vardır. Hüküm verilmez ki ölsünler, kendilerinden biraz azabı da hafifletilmez, işte Biz, her nankörü böyle cezalandırırız.
Fetih 13: Her kim Allah'a ve peygamberine inanmazsa, bilsin ki, Biz kafirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
Hac 19: Şu ikisi Rableri hakkında tartışmaya girmiş iki hasımdır. Bu yüzden küfredenler için ateşten çamaşırlar biçilmiştir. Başlarının üstünden kaynar su dökülür.
Hac 20: Bununla karınlarındaki ve derileri eritilir.
Hac 21: Bir de bunlara demirden kamçılar vardır.
Hac 22: Izdıraptan dolayı her ne zaman ateşten, onun gamından çıkmak isterlerse, yine içine geri döndürüIürler, Haydi tadın yangın azabını!
Secde 20: Ama fasıklık etmiş olanların barınakları ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine: "Haydi tadın o ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını!" denir.
Tevbe 35: O gün ki, bunların üzeri cehennem ateşinden kızdırılacak ve kendilerinin alınları, böğürleri ve sırtları dağlanacak ve: "İşte bu, sizin kendiniz için derip tıktıklarınız; haydi, tadın bakalım derip tıktıklarınızı!" denilecek.
Sad 57: İşte kaynar su ve irin; tatsınlar onu.
Ibrahim 16: Arkasından da cehennem! Ve irin suyundan sulanacak,
Ibrahim 17: Yutmaya çalışacak, boğazından geçiremeyecek, her taraftan ona ölüm gelecek, oysa ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap!
Ibrahim 18: Rablerine küfredenlerin mİsali şöyledir: Amelleri fırtınalı bir günde rüzgarın şiddetle savurduğu bir kule benzer; kazandıklarından hiçbir şey elleme geçmez! İşte asıl o uzak sapıklık budur.
Nebe 24: Orada ne bir serinlik tadacaklar, ne de bir içecek.
Nebe 25: Yalnızca bir kaynar su ve irin.
Nebe 26: Yaptıklarına tamamen uygun bir ceza olarak.
Nebe 30: Artık tadın! Artık, azabınızı artırmaktan başka birşey yapacak değiliz!
Enbiya 100: Onların orada öyle bir iç çekişleri var ki, tapılanlar orada oldukları halde işitmezler.
Muminun 104: Orada dişleri sırıtırken ateş yüzlerini yalar.
Furkan 13: Ve çatılıp çatılıp onun dar bir yerine atıldıkları zaman, orada "yetiş ey helak (bizi kurtar)" diye helake haykırırlar!
Furkan 23: Varmışız onların yaptığı her işi, etrafa saçılmış zerrelere çevirmişizdir.
Gasiye 6: Dari' adındaki bitkiden başka yiyecekleri yoktur.
Gasiye 7: Ne besler, ne açlıktan kurtarır.
Mümin 49: Ateştekiler cehennem bekçilerine derler ki: "Rabbinize dua edin de bir gün (olsun) azabımızı bir; hafifletsin!"
Mumin 50: Bekçiler: "Ya size peygamberleriniz mucizelerle gelmiyorlar mıydı ki?" derler. Onlar: " Evet." derler. Bekçiler: "Öyle ise kendiniz dua edin." derler. Kafirlerin duası ise hep çıkmazdadır.
Kehf 103/104: De ki: "Size amelleri en çok hüsrana gidenleri haber vereyim mi? / Kendilerinin gerçekten güzel sanat yaptıklarını sandıklan halde dünya hayatında çabaları boşa gitmiş olanları.
Hud 16: Fakat onlar, ahirette öyle olurlar ki, kendilerine ateşten başka birşey yoktur ve orada yaptıkları bütün iyilikler heba olmuştur, bütün yaptıkları boştur.
Maide 38: Hırsızlık eden erkek ve hırsızlık eden kadın, suçları sabitleşince, yaptıklarının karşılığı ve Allah tarafından kelepçek (caydırıcı bir ceza olmak üzere) ellerini kesin. Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir.
ZALIM BIR TANRI'YA INANAN, ZALIM BIR INSAN OLUR. (Thomas Paine)
Ayrıca hemen aşağıya yazdığım MUHAMMED ile ilgili ayetleri okumanızı öneririm:
Nisa 80: Kim peygambere itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur, kim de yan çizerse, kendilerine seni gözcü de göndermedik!
Nisa 115: Kim de doğru, apaçık belli olduktan sonra peygambere muhalefette bulunur ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu gittiği o yolda bırakır ve kendisini cehenneme boylatırız ki, o ne kötü gidiştir!
Tevbe 61: Yine içlerinden peygamberi inciten ve: "O, her söyleneni dinler bir kulaktır." diyenler vardır. De ki: "O, sizin için bir hayır kulağıdır, Allah'a inanır, mü'minlere inanır ve iman edenleriniz için bir rahmettir." Allah'ın peygamberini incitenler için de acı bir azap vardır.
Nur 51: Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Resulüne çağrıldıkları zaman mü'minlerin sözü ancak: "İşittik ve itaat ettik." demeleridir. İşte bunlar, kurtuluş bulacak olanlardır.
Ahzab 30: Ey peygamberin hanımları, sizden her kim açık bir terbiyesizlik ederse, ona azap iki kat katlanır. Bu Allah'a göre kolaydır.
Ahzab 36: Bununla beraber, Allah ve Rasulü bir işe karar verdiği zaman, gerek inanan bir erkeğin gerek inanan bir kadının kendilerine ait bir işte tercih hakları olamaz. Her kim Allah'a ve peygamberine asi olursa açık bir sapıklık etmiş olur.
Ahzab 50: Ey peygamber, Biz, özellikle sana şunları helal kıldık: Mehirlerini vermiş olduğun eşlerini, Allah'ın sana ganimet olarak verdiklerinden sahibi bulunduğun cariyeyi, amcanın kızlarından, halalarının kızlarından, dayının kızlarından, teyzelerinin kızlarından seninle birlikte hicret etmiş olanları; birde inanan bir kadın eğer kendisini peygambere bağışlar da, peygamber de onunla evlenmek isterse onu, sadece sana, diğer mü'minlere değil. Onlara eşleri ve cariyeleri hakkında neleri farz kıldığımızı biliyoruz. Bunlar, sana bir darlık olmaması içindir. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
Ahzab 53: Ey iman edenler, Peygamberin evlerine, vaktine dikkat etmeksizin ve yemek için izin verilmedikçe girmeyin; ancak çağrıldığınızda girin, yemeği yediğinizde de hemen dağılın; sohbet etmek için de izinsiz girmeyin! Çünkü o, peygambere eziyet veriyor, üstelik sizden utanıyor; ama Allah, gerçeği söylemekten sıkılmaz. Bir de hanımlarına, gerekli birşey soracağınızda bir perde arkasından sorun! Öyle yapmanız, hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri için daha çok temizdir. Sizin, Allah'ın peygamberini incitmeye hakkınız yoktur; arkasından hanımlarını nikahlayamazsınız da. Çünkü, bunlar, Allah katında çok büyük bir günahtır.
Fetih 29: Muhammed, Allah'ın peygamberidir. Onun beraberindekiler ise, kafirlere karşı çok çetin, kendi aralarında son derece merhametlidirler. ...
Enfal 1: Sana ganimetlerin taksiminden soruyorlar. De ki: "Ganimetlerin taksimi Allah'a ve Resulüne aittir. Onun için siz gerçekten iman etmişseniz, Allah'tan korkun, birbirinizle aranızı düzeltin, Allah ve Resulüne itaat edin!
Hac 15: Her kim, Allah'ın ona dünyada ve ahirette asla yardım etmiyeceğini sanıyorsa, hemen yukarıya bir ip uzatsın, sonra (kendini boğup) nefesini kessin de bir baksın, (baş vurduğu) hilesi öfkesini giderecek mi?
Bakara 99: Andolsun ki, sana çok açık ayetler; Parlak mucizeler indirdik. Öyle ki iman sahasından uzaklaşmış fasıklardan başkası onları inkar etmez.
Nuh 26: Nuh demişti ki: "Ey Rabbim, yeryüzünde (yurt sahibi) hiç bir kimse bırakma!"
MATEMATIK ve NISA 11-12
Nisa 11: Allah size çocuklarınızla ilgili olarak şunu öneriyor: Erkek için, iki dişinin payı kadar. İkiden fazla kadın iseler ölenin bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer çocuk sadece bir kadınsa, mirasın yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığından ana-babanın her biri için altıda bir hisse olacaktır. Ölenin çocuğu yoksa ve kendisine ana-babası mirasçı olmuşsa bu durumda anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının payı, yapacağı vasiyetten ve borcundan arta kalanın altıda biridir. Babalarınız var, oğullarınız var. Siz bunlardan hangisinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilemezsiniz. Allah’tan gelen bir buyruğu önemseyin. Hiç kuşkusuz Allah herşeyi bilir, tüm hikmetlerin sahibidir.
Nisa 12: Zevcelerinizin geriye bıraktığının yarısı sizindir, eğer onların çocuğu yoksa. Eğer onların çocuğu varsa, vasiyet ettikleri ve borçları ödendikten sonra geriye bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yoksa bıraktığınızın dörtte biri zevcelerinizindir. Eğer sizin çocuğunuz varsa bu durumda, yaptığınız vasiyet ve borcunuz ödendikten sonra geriye kalanın sekizde biri zevcelerinizindir. Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden herbirine altıda bir düşer. Kardeşler bundan fazla ise bu takdirde onlar, yapılmış bulunan vasiyet ve borç ödendikten sonra üçte bire ortaktırlar. Kimseye zarar verilmemelidir. Allah’tan bir öneridir bu. Allah Alîm’dir, Halîm’dir.
Adam olur ve geride karisi, 3 kizi, anne ve babasini mirasci olarak birakir. (Bu durumu ilgilendiren yukaridaki cumleleri ayet icerisinde koyulastirdim ki bu anlasilmasi guc ayetin icerisinde bogulmayasiniz)
Üç kız evlada mirasın 2/3′ü, ana ve babanın her birine 1/6, karısına 1/8 kalacaktır. Bu durumda basit bir toplama bize olenin tum mirasinin yuzde yuzunu, yani 1′i vermelidir degil mi? Deneyelim:
2/3 + 1/6 + 1/6 + 1/8 =? (Paydalari esitleyelim)
16/24 + 4/24 + 4/24 + 3/24 = 27/24 = 1.125
Maalesef, cok aci ama gercek olan sudur ki, ayette net bir sekilde matematik hatasi yapilmistir. Muhammed’in iddiasina gore esi benzeri olmayan Kur’an, ‘miras’ gibi cinayetlere sebep olabilecek kadar onemli bir hususta koydugu kanunda matematik hatasi icermektedir.
Bunca yildir kimse farketmemis mi peki bu hatayi?
Boyle bir hata farkedilmez olur mu hic? Hz. Omer, Halife, Avl yontemiyle bu hatanin ustunu ortmustur. Halen, Islam hukukunda bu yontem kullanilmaktadir.
Yukarida 24 olarak esitlenen payda 72′ye (3 kat daha buyutulmus hali) yukseltilir.
48/72 + 12/72 + 12/72 + 9/72 = 81/72
Sonra Omer’in dahiyane bir uydurumasiyla payda da 81′e yukseltilir ki toplam 81/81, yani 1 olsun.
Boylece yeni oranlar Kur’an’da belirtildigi gibi olmaz ama Omer’in belirttigi gibi olur:
Kur’an’a gore kizlara dusen oran 48/72 (yani 0.667)
Omer’e gore kizlara dusen oran 48/81 (yani 0.593)
Kur’an’a gore anne ve babanin her birine dusen oran 12/72 (yani 0.167)
Omer’e gore anne ve babanin her birine dusen oran 12/81 (yani 0.148)
Kur’an’a gore ese dusen miras orani 9/72 (yani 0.125)
Omer’e gore ese dusen miras orani 9/81 (yani 0.111)
Boyle basit bir hata Kur’an’in insan yazimi oldugunu gosterir mi?
Bunun cevabini size birakiyorum. Kusursuz bir Tanri mi boyle basit bir matematik hatasi yapar, yoksa okuma yazma dahi bilmedigi iddia edilen Muhammed mi? Bu sorunun cevabi sanirim asil sorunun da cevabidir.
Ben yine de size kararinizda yardimci olabilecek bazi cikarimlarimi listeleyeyim:
1. Tanri matematik hatasi yapmistir
2. Muhammed’e vahyi aktaran Cebrail’in dalginligi sonucu oranlar yanlis aktarilmistir
3. Muhammed vahyi yanlis anlamistir
4. Aslinda oranlar dogrudur ama Kur’an tahrifata ugramistir.
5. Yukaridaki islemlerde bir hata yoktur. Bunlar seytan uydurmasi hurafelerdir…